“Delfi Ekonomik Forum”u etkinliğinde konuşan Yerapetritis, Türk-Yunan ilişkilerine değinirken hedefini “Çocuklarımın, parmakların tetikte olmadığı bir bölgede yaşamalarını istiyorum. Onlara, sakin bir mahalle emanet etmek istiyorum” dedi.
DİREKT İLETİŞİM ÖNEMLİ
İki ülke arasındaki meselelerin yıllardan beri süregeldiğini ve bir günde çözümlenmelerini beklemenin saflık olacağını söyleyen Yerapetritis, tarafların bu meseleler ile ilgili temel pozisyonlarında da değişiklik beklenmemesi gerektiğini kaydetti. “Göreve geldiğim ilk günden beri söylediğim şudur: Gerginlikler yaşanmasından kaçınamazsınız. Önemli olan bu gerginliklerin krizlere dönüşmemesidir. Geçen yıllara kıyasla, son bir yıl içinde çıkan gerginlikleri de, Türkiye ile en üst düzeyde konuşarak, krize dönüşmeden süratle yatıştırabildik” diyen Yerapetritis, iki ülke arasında direkt ileşitim kanallarının açık tutulmasının önemini vurguladı.
YUNAN TEZLERİNİ TEKRARLADI
Yerapteritis “Ben, asla gerçeklerle orantısız söylemler kullanmayacağım. Dışişleri Bakanlığı portföyümü kendi çıkarım için kullanmak, benim için çok kolay olurdu. En kolay şey milli konularda popüler olmaktır. Ben bunu yapmayacağım. Ülkemin popüler değil, kazançlı olmasını istiyorum” diye konuştu. Yunan Dışişleri Bakanı ayrıca şunları söyledi: “Türkiye ile aramızdaki meseseleri daha fazla dramatize etmemeliyiz. Bunların en önemlisi kıta sahanlığı ve ekonomik münhasır bölge sınırlarının belirlenmesidir. Bizim için uluslararası yargıya intikal ettirilebilecek tek anlaşmazlık konusu budur.”